Bir resme, bir karikatüre bakarız ama bir yazıyı okuruz. Aslında ikisi
arasında bir fark yoktur. Gözümüz şekilleri görür, beyin de değerlendirir.
Ancak okumayı öğrenmeye başladığımızdan beri edindiğimiz ve hemen herkeste
bulunduğu için farkına varamadığımız bazı alışkanlıklar nedeni ile okuma
hızımız, insanın sahip olduğu kapasiteye göre hayli yavaştır.
İnsanlar sadece göz ve beyin arasında olması gereken okuma işleminin arasına
bazı lüzumsuz alışkanlıklar katarlar. Kimi duyulacak şekilde (özellikle
çocuklar) sesli okur, kiminin okurken dudakları kıpırdar, kimileri ise yazıyı
içinden kelime kelime okur.
Bütün bu kötü alışkanlıklar okuma süresince ekstra bir güç sarf ettirdiğinden
okurken çabucak yorulmaya da sebep olurlar. Halbuki okuma sırasında ağız, dil,
dudak, damak ve gırtlak gibi organların çalışmalarına hiç gerek yoktur.
Yavaş okumamızın birinci nedeni gözümüzün görme alanını iyi kullanmamamız yani
okurken her kelimeye tek tek bakmamızdır. Bu şekilde normal bir satırı okumak
için gözümüzü 8-12 kere hareket ettirmemiz gerekir. Halbuki gözümüzün bir
bakışında birden fazla kelimeyi görebildiğimizden aynı uzunluktaki bir kelimeyi
2-3 göz hareketi ile okumamız mümkündür.
Günümüzün baş döndürücü temposunda yavaş okuyarak zaman kaybetme lüksümüz
yoktur. Örneğin 400 sayfalık bir kitapta yaklaşık 96 000 kelime vardır. Bu
kitabı dakikada 150 kelime okuyan bir kişi 10 saatte, 500 kelime okuyan 3
saatte, 1000 kelime okuyabilen ise 1,5
saatte bitirebilir. Basit fakat disiplinli bir eğitimle kazanılacak zaman
muazzamdır.
Okumamızı yavaşlatan en önemli psikolojik etken ise hızlı okursak
anlayamayacağımızı zannetmemizdir. Etrafındakilerden sürekli 'tane tane oku'
veya 'yüksek sesle oku' direktiflerini alan bir çocuğun bu alışkanlığı zamanla
kökleşmiş hale gelir.
Halbuki dakikada 6 000 kelime okuyarak küçük yaşta üniversiteye giden Mariel
Aragon, dakikada 2 500 kelime okuyarak ABD'yi yöneten John Kennedy hızlı
okuyarak daha iyi anlamanın mümkün olduğunun kanıtlarıdır.
Süratli okuma teknikleri ise paragraf okumak, sütun okumak, çapraz okumak gibi
çeşitlidir. Bunların içinde anlama bakımından sütun okuma en etkin olanıdır. Bu
teknikte 3-4 kelimelik dar bir sütunu okuyorsanız, sütunun ortasından bir doğru
boyunca gözleri aşağıya doğru kaydırmak yeterlidir. Devamlı bir çalışma sonunda
sütunu tamamıyla anladığınızı göreceksiniz.
Daha geniş sütunlarda da yine aynı şekilde ancak her satırda kelimeleri birer
atlayarak yani 4-5 kelimelik bir satırda ikinci ve dördüncü kelimeleri okuyarak
sütunu taramak yeterli olmaktadır. Gözler diğer kelimelerin resimlerini çekecek
ve beyne ileteceklerdir.
Çok fazla kişisel yetenek gerektirmeyen hızlı okuma tekniği ile okumak,
konsantrasyonun yanında kültür ve sürekli egzersiz yapmaya da bağlıdır. Tüm bu
koşulları sağlayanlar rahatlıkla dakikada 1000 kelime okuma seviyesine
çıkabilmektedirler.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
YATMA ZAMANI
GEREKLİ OLANLAR: Oyuncak hayvan Oyuncağı içine alacak büyüklükte karton kutu Eski havlu, eski kumaş parçaları, pamuk Çocuğunuz uy...
-
Türk milletinin bugün ve gelecekte tam bağımsızlığa, huzur ve refaha sahip olması, devlet yönetiminin millet egemenliği esasına dayandırılma...
-
KARADENİZ BÖLGESİ A. BÖLGENİN GENEL COĞRAFİ ÖZELLİKLERİ Türkiye’nin kuzeyinde yer alan bölge, ismini Karadeniz’den alır. Doğuda Gürc...
-
14. Yüzyıl Başlarında Anadolu ve Avrupa’nın Genel Durumu 1243 yılında Kösedağ Savaşı’nı kaybeden Türkiye Selçuklularının merkezi otorites...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder