Ne kadar
güçlü, kendinden emin ve kendi ayaklarımızın üzerinde duruyor olursak olalım
nihayetinde insanız. Doğamız gereği de kabul görmeye, beğenilmeye, motive
edilmeye ihtiyaç duyarız. Aceleniz var, zamanınız kısıtlı ,gün içinde yapacak
çok işiniz var. Ama kendinizi motive etmek adına harcayacak 60 saniyeniz de mi
yok?
İnsan olduğumuzu, doğamız gereği takdir edilmek istediğimizi vurguladık. Pekala
o gün etrafımızdaki herkes kendi işleriyle meşgulse ve bizi onaylayacak tek bir
cümle duymak şansımız yoksa ne olacak?
Gün boyunca ´Beyaz atlı takdir prensi´nin bir şekilde bize ulaşıp takdir
etmesini mi bekleyeceğiz?
Elbette bizim dışımızda kalan insanlardan takdir görmek güzel ve muhteşem bir
motivasyon kaynağıdır. Ancak dilerseniz gelin özellikle sabahları bu işi hiç
kimselere bırakıp kimseleri beklemeden kendimiz yaparak güne güzel bir
başlangıçla ´Merhaba´ diyelim.
* Güne Kendinize Günaydın diyerek başlayın :
Unutmayalım, biz birer bireyiz ve tartışmasız değerliyiz. Annemiz, babamız,
çocuğumuz, öğrencilerimiz, çalışanlarımız, arkadaşlarımız, hiç kimse için
değilse bile bu evrenin bir parçası olduğumuzdan biz değerliyiz.
O halde her sabah gözümüzü açtığımızda;
-Öncelikle kendimize günaydın diyerek günümüzün güzel geçmesini dileyelim.
Kendimize ismimizle hitap ederek, örneğin ´Sevgili Ayşe günaydın bu gün bol
ışıklı ve güzel bir gün olsun senin için´ dediğimizde zannederim buna kimsenin
bir itirazı olmaz ve pek fazla da zamanımızı almaz.
- İnsanın kendi kendisine ismi ile seslenmesi başlarda belki biraz komik
gelebilir ancak denendiğinde kendimizle iletişime geçtiğimiz ve kendimizi kabul
ettiğimiz için mutlak bir fayda sağlayacaktır. Öte yandan kendimize değer
verdiğimizde başkalarının ne kadar değerli olduğunu anlamamız daha kolay
olacaktır.
- Bundan sonra sıra elbette diğer aile bireylerine günaydın demeye geldi ki,
bunu yaparken yüzümüzde bir gülücük olmasına özen gösterelim. Yataktan kalkar
kalkmaz, yüz kaslarımıza hareket verip, bunu bir gülücükle desteklersek, günün
devamında, yüzünüzde bir gülümseme ile dolaşmanız daha da kolaylaşacaktır.
* Kendinizi şımartın:
-Değerli olduğumuzu kabul etikten sonra kendimizi biraz olsun şımartmayı da
ihmal etmeyelim.
Acaba bugün canımız güne kahve ile mi başlamak ister, bir bardak bitki çayıyla
mı, yoksa şöyle bir koca bardak süt veya çikolata mı? Genellikle süt veya bitki
çayları daha sağlıklıdır bu kesin ancak karar size ait konu da kendinizi
şımartmak olduğundan tercihinizi siz yapacaksınız. İçeceğimizi de seçtikten
sonra bu aşama bitti.
Satırları okuyan bir kısım arkadaşların şöyle dediğini duyar gibi oluyorum ´Ne
kahvesi ne sütü, ben dişlerimi fırçalayıp kendimi evden dışarı zor atıyorum´
Vakti bu kadar kısıtlı olanlara önerim evlerinde kağıt bardak bulundurmaları
olacaktır. Evden çıkarken yanınıza yarım bardak kahve alıp hem yürüyüp hem de
yudumlayalım. Denemeden ne kadar keyifli olduğunu tahmin bile edemezsiniz.
Aynaya bakma zamanı:
-Pamuk prensesin üvey annesi kötü ruhlu cadı bile aynaya bakıp kendisine
iltifatlar yağdırıp kendisini motive ediyordu.
Dikkatinizi kendinize odaklayarak aynaya bakın. Sakın kenarda devrik duran diş
macunu tüpüne veya arkalarda asılı duran ancak düzeltilmesi gereken havluya
falan takılmayın. Sadece kendinize bakın. Kendinize iyi olan ve beğendiğiniz
bir yönünüz için iltifat edin.
Bugünkü iltifat sebebiniz çocuklarla iyi iletişim kurmanız veya bir önceki gün
başardığınıza inandığınız güzel bir iş olabilir. Konunun çok önemli olması
gerekmiyor, sadece sizin beğenmiş olmanız yeterli. Kendinizi bu ufak başarı ile
güzel ve değerli bulduğunuzu sesli olarak ifade edin.
- Bunu yaptıktan sonra hoşunuza giden fiziki bir özelliğinizi seçerek yine
kendinize bu konuyu vurgulayın. ´Saçların çok parlak´ veya ´Bu yeni diş macunu
dişlerini daha çok beyazlattı´ gibi basit bir şey olabilir. Hiç birimiz dünya
güzeli veya kusursuz yakışıklı değiliz. Sonuç olarak herkesin bir dönem
taptığı, benzemek için uğraş verdiği Marilyn Monroe bile kendisini beğenmediği
bir dönem geçirmiş.
- Evden ayrılıp yola çıktığınızda, karşınıza çıkan ağaçlara, çiçeklere bakmayı,
tanıdıklarınıza gülümseyerek günaydın demeyi de ihmal etmeyin. Çiçeklere bakmak
sizi rahatlatacak, tanıdıklarınıza günaydın demekse hem onların hem sizin
kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olacaktır.
- Güne güzel bir moralle başlamak öncelikle kendimize olan sorumluluğumuzdur.
Elbette gün içerisinde iyi, kötü, stresli olaylar gelip bizi bulacak ve
kaçınılmaz olarak moralimizin de bozulduğu anlar yaşanacaktır. Bunların hayatın
normal cilveleri olduğunu aklımızda tutup yaşadığımız sürece kimi zaman bizi
rahatsız edebileceklerini kabuk etmek gerekir.
Önemli olan kendimizi olayları karşılayacak denli güçlü hissetmemizdir. Güne
güzel bir başlangıç yapmaksa durumu kolaylaştıracaktır.
Bu arada kendimize günaydın dememiz, bir içecek ikram edip, tercih hakkı
tanımamız veya ufak birkaç iltifat sözü söylememiz acaba 60 saniyeden fazla
zamanımızı almış mıdır ? Almamıştır diye düşünüyorum. O zaman lütfen güne güzel
bir moralle başlamak adına bu bir dakikayı kendinizden esirgemeyin.
Yazan : Patricia Muradi
1 Mart 2021 Pazartesi
60 SANİYEDE MOTİVASYON
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
YATMA ZAMANI
GEREKLİ OLANLAR: Oyuncak hayvan Oyuncağı içine alacak büyüklükte karton kutu Eski havlu, eski kumaş parçaları, pamuk Çocuğunuz uy...
-
Türk milletinin bugün ve gelecekte tam bağımsızlığa, huzur ve refaha sahip olması, devlet yönetiminin millet egemenliği esasına dayandırılma...
-
KARADENİZ BÖLGESİ A. BÖLGENİN GENEL COĞRAFİ ÖZELLİKLERİ Türkiye’nin kuzeyinde yer alan bölge, ismini Karadeniz’den alır. Doğuda Gürc...
-
14. Yüzyıl Başlarında Anadolu ve Avrupa’nın Genel Durumu 1243 yılında Kösedağ Savaşı’nı kaybeden Türkiye Selçuklularının merkezi otorites...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder