Çok zaman önceydi. O kadar zaman önceydi ki, zaman diye bir şey yoktu. İnsanlar
güneş doğup batıncaya kadar yaşıyorlardı hayatı. Bir daha hiç olmayacakmış gibi
dolu ve anlamlı.
Derken
zaman diye üç parçalı bir şeyi icat etti insan.
Bir
parçasına dün dedi, diğer parçasına bugün,
öteki parçasına da yarın.
Sonra fesat karıştı zamana ve insan bugünü unuttu. Dünü düşünüp pişman
oldu, yarını düşünüp telaşlandı; ama işin ilginç tarafı tüm telaş ve pişmanlıkları
güneş doğup batıncaya kadar yaşadı.
Farkında olmadan rezil etti bugününü. Oysa yarın, bugüne dün diyor, dün
de bugün için yarın diyordu. Bir türlü beceremedi. Bir eliyle yarına, diğer
eliyle düne yapıştı. Bugünü, eline yüzüne
bulaştırdı. Mutsuz oldu insan…
Ve
ne gariptir ki yarının telaşı da, dünün pişmanlığını da hep bugün yaşadı; ama
bugünü hiç yaşayamadı. Ne yarın,
ne de dün!…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder